21-22 Nisan tarihleri arasında düzenlenen Bafra Sempozyumu`nda konuşan Av. Natık Hacıömeroğlu konuşmasına yönelik yapılan eleştirilere yazılı bir cevap gönderdi.
Av. Natık Hacıömeroğlu`nun cevabı:
21-22 Nisan 2012`de Bafra Sempozyumunda yaptığım `ANILARLA BAFRA SİYASAL HAYATI ` konulu konuşmanın ardından hem olumlu hem olumsuz tepkiler, eleştiriler aldım. Toplumun karşısında çıkıp konuşan, bir görüş açıklayan herkes bu tür eleştirilerle karşılaşabileceğini bilmek durumundadır. Bu, beklediğim bir olguydu. Onun için burada yadırganacak bir şey görmüyorum.
Eleştirilerin ağırlığı KONUŞMANIN KONUSUYDU. Ben bu konuşmanın konusunu sempozyumu düzenleyenlerle birlikte belirledim. Hem siyaset konuşulacak ve hem de günlük politika yapılmayacak. İstek buydu. Konuşma metni buna göre hazırlandı. Konuşmanın özü anılarla Bafra` da siyaset. Bu konuşmada Bafralı olan, Bafralı bilinen veya Bafralı kabul edilen siyasetçilerden söz edildi. Ama çok büyük bir kısmı kendini ifade edemeyen, merhum olmuş veya aktif politikadan çekilmiş kişilerdi.
Böyle davranmaktaki amacım siyasetle uğraşmış insanlara vefa duygusunun var olduğunu göstermek, siyasetle uğraşan veya uğraşacaklara da `eğer hizmet ederseniz bir gün mutlaka anılırsınız, değeriniz bilinir` mesajını vermekti Konuşmamda siyasi kesimden anılacaklar üç grup olarak belirlendi. 1. Merhum milletvekilleri ( 8 kişinin ismi okundu.) 2. Merhum Belediye Başkanları ( 10 kişinin ismi okundu 3. Hiçbir mevkii, çıkar beklemeden partilerin tabanında görev alanlar, yukarı çıkanlara destek verenler, halk tabiriyle siyasetin gerçek yükünü çeken isimsiz kahramanlar` Bu kesim için de sembolik olarak 41 kişi belirlendi (Bu liste bile 100 kişiyi aşmıştı) Bunlar en fazla 1980`lere kadar aktif siyaset yapmış kişilerdi. Zaten bunların da 34`ü vefat etmiş durumda`
Üç kategoride ismi okunan toplam 59 kişi ve bunların 52`si merhum. Sağ olan hepsi 7 kişi. Bu tablo `ÖLMÜŞ` Ü OLMAYANIN YAŞAYANI DA OLMAZ`.` sözüne öncelik vermemden kaynaklandı. Ben `BÖYLE BİR ANMA` da önceliği merhum ( ölmüş) siyasetçilere verdim. Bundan da HİÇ BİR PİŞMANLIK DUYMUYORUM. Gelen eleştirilerden bunun yeterince fark edilmediğini zannediyorum. Bu açıklamayı da onun için yapıyorum.
Siyasete emek verenler bölümünde saydığım 41 kişi veya yakınları bu listeyi herhalde beğenmiştir. Kendilerinin veya yakınlarının bu listenin içinde olması gerektiğini düşünenlerin büyük bir kısmı da çok doğal olarak listeyi beğenmemiştir. Ben, 6 kişilik arkadaş grubuyla oluşturduğum o listeyi okumanın büyük bir risk olduğunu, beğenen 41 ise, beğenmeyenin de 341 olacağını bile bile okudum.
Burada şunu da AÇIKÇA BELİRTEYİM. Bana yardımcı olan, 6 kişilik grubu da ben belirledim. Bu sebeple isimler yüzünden gelen eleştiri ve hataların muhatabı da tabii ki benim. Şunu çok iyi biliyorum siyasete emek verenlerin sayısı tabii ki benim okuduğum kadar değildir. Çok fazladır. Bu yüzden kabul etmek gerekir ki okunan liste sadece SEMBOLİK BİR LİSTEDİR. Hiç isim okumayıp konuyu eski siyasetçilere teşekkür ederek de geçiştirebilirdim. O zaman hiçbir tartışma olmazdı.
İşin kolayını seçmedim. Eleştirilme riskini de göze alarak en azından böyle bir vefa duygusunun varlığını toplum görsün istedim. Tam bilemiyorum ama belki de hiç yapılmamış bir işi yaptım` Bizim yakınlarımızı yazmadın diye bu yüzden bana belki darılanlar bile olabilecektir. İyi niyetle ve doğru olduğuna inandığımı yapmaya çalıştım. Bu konunun bu denli tartışılması bile bence bir anlamda ` atılan taşın hedefine vardığını ` göstermeye yeterlidir.
Toplumun farklı katmanlarından bilinmesi ve paylaşılması zorunlu görülen değerlerimizden yine sembolik ölçüde kalmak üzere:
`Yakın dönem-inceleme, araştırma- yazar, şair ve eserleriyle birlikte `10 kişiden `Toplumsal önderler `bölümünde 4 kişiden söz edildi. Böylece` Sembolik de olsa anma ve öne çıkarma konusunda bir adım atmak istedim. Yaptığım hepsi bu. ELEŞTİRİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: 1. Eleştirenler kimliklerini açıklamamış olmalarına rağmen `cevap vermeye değmez` DEMEYİP olayın aydınlanması için CEVAP VERMEYİ UYGUN GÖRÜYORUM. Eleştiriler gelebileceği kadar gelsin, ondan sonra cevap vereyim istedim İki ayı geçkin bir süreden sonra cevap veriyor olmamın sebebi de sadece bu.
2. Çok az olmakla birlikte eleştirilerin içinde terbiye sınırlarını aşanlar var. Böyle bir üslupla yapılan eleştiriyi hak ettiğimi sanmıyorum. Eleştirilerin, yazanın gayesini aşmış olduğunu düşünüyorum. Onlarla ilgili değerlendirmeyi Bafralı hemşerilerimin sağduyusuna bırakıyorum. Konuşma metninin dışına çıkılarak yapılan eleştiriler de var. Bu eleştirilerin hepsine verecek cevabım var. Ancak olayı kişiselleştirmemek ve gereksiz tartışmalara girmemek için bunlara da cevap vermiyorum. 3.Eleştirilerin büyük bir bölümünde ileri sürülen görüşler konuşmanın ya tamamının dinlenilmediği, anlaşılamadığı veya okunmadığı gerçeğini ortaya çıkarıyor. Ben konuşmamı yazılı metin haline getirerek dağıtmıştım. Bu durumda nelerin konuşulduğu, nelerin konuşulmadığı tartışmasına zaten gerek yok. Konuşma metni şu anda birçok kimsenin elinde var. Konuşma metni sekiz sayfa(1-8) Zaman yetmediği için onun bile tamamını ifade etme (konuşma) imkanım olmadı. Ancak, bilgilendirme amacıyla konuşmaya ekli (s.9-11) üç sayfa not var`
Konuşma ekinin 9.sayfasında merhum milletvekillerimizle birlikte bugünlere kadar yaşayan ve halen TBMM de görev yapan milletvekillerimizin tamamının ismi
Konuşma ekinin 9. ve 10. sayfasında merhum Belediye Başkanlarımız ile görevde bulunmuş ve halen Belediye Başkanlığı yapanların isimleri var. Sonuç olarak şunu söyleyebilirim. Siyasal kesimden isimleri okunanların % 88`i merhum. Diğerleri de aktif politikada yok. Ben, geçmiştekileri, merhum siyasetçileri andım. Anılma adına bir yol açılmış oldu. Sağ olanlar hem kendilerini ifade edebilirler hem de ilerideki zamanlarda, böyle bir konuşmaya daha uygun olan ortamlarda yine anılabilirler.
İsimleri Okunmayanlar hizmet etmedikleri için değil benim konuşmamın kapsamına girmedikleri için okunmadı, yazılmadı Bütün Belediye Başkanlarının, Meclis Üyelerinin, , İl Genel Meclis Üyelerinin, milletvekillerinin isimlerini, dönemleri ile hizmetlerini yazdığımı düşünün` Bu konuşmanın tamamını bu işe ayırsaydım ( Her konuşmacıya verilen süre 20 dakikaydı) buna bir-iki saatlik süre bile yetmezdi. Benim yaptığım konuşmada saydığım isimleri (merhum siyasetçileri ) günlük siyaset olarak niteleyenler` Öyle bir konuşmayı acaba nasıl niteleyebilirlerdi merak ediyorum` Şu Belediye Başkanının şu hizmetini saymadın` şu milletvekili ne iş yaptı ki ondan söz ediyorsun, şu il genel meclis üyesinin yaptıkları saymakla bitmez ve benzeri türden tartışmaların uğultusunu, homurtusunu duyar gibiyim. Cevaben yazılabilecek çok şey var ama bu kadar yeter herhalde` Hizmet edenlerin takdir edileceği, anılacağı, bizim başkalarından öğreneceğimiz bir konu değil. Üstelik bu `TAKDİR ETME, ANMA İŞİNİ` şu anda işin kolay olanını değil, haklı-haksız Av. Natık HACIÖMEROĞLU
Bafranın haberi, bafra
